Şehirlerdeki Karbon Yutak Alanlarında Tutulan Karbonun Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Kullanılarak Hesaplanması ve İklim Değişikliği Çalışmalarına Katkısı. (Turkish)
In: Abstract of the Geological Congress of Turkey / Türkiye Jeoloji Kurultayı Bildiri Özleri; 2024, Issue 76, p551-551, 1p
Konferenz
Zugriff:
According to 2022 data from the Turkish Statistical Institute (TÜİK), the proportion of the population residing in city and district centers in Turkey has reached 93.4%. However, rapid population growth brings various challenges. Besides fast-developing disasters like earthquakes, landslides, and floods, the use of fossil fuels for essential human needs such as heating, transportation, and energy results in the emission of greenhouse gasses, categorizing them as "Slow- Developing Disasters." Approximately 70% of greenhouse gas emissions, known as the "Carbon Footprint," occur within settlement areas. Total greenhouse gas emissions for 2021 increased by 7.7% from the previous year, totaling 564.4 million tons of CO2, with a per capita emission of 6.7 tons of CO2. While reducing greenhouse gas emissions is vital, storing carbon in liquid or solid forms rather than gas in the atmosphere is crucial in combating climate change. "Carbon Sink Areas" are natural or man-made systems that absorb and store CO2 from the atmosphere, with trees being the most common natural sink type. This study involves determining wooded areas in cities using remote sensing (RS) and calculating carbon sequestration by trees through GIS methods within international standards. RS analyses utilized Sentinel-2 satellite images from the European Space Agency (ESA) as part of the Copernicus program. All analyses were conducted using QGIS. Various indices were employed, including NDVI, SR, GNDVI, SRre1, SRre2, Clre, NDre1, and NDre2, with tree-covered areas identified with a 10x10m precision. In order to determine the annual carbon sequestration of trees, their height must be determined approximately. For this purpose, highresolution laser (LIDAR) measurements obtained by the Global Ecosystem Dynamics Investigation (GEDI) by the US National Aeronautics and Space Administration NASA were used. The obtained RS analysis results and LIDAR data were integrated into a GIS environment. Accordingly, the area of wooded land, number of trees, tree heights, age and dry weight of trees, carbon weight of trees, annual CO2 sequestration weight, and the monetary values of the captured CO2 were calculated in US dollars. The mentioned analysis and calculations can be done similarly in forested areas. Conclusively, the amount of CO2 sequestered by trees can be easily calculated through remote sensing and GIS studies. Moreover, by calculating the quantity of CO2 greenhouse gas emissions released into the environment, it can be determined whether carbon sink areas in cities are sufficient. Our country has set a goal to establish "Net Zero Carbon Cities" by 2053, in alignment with the Paris Climate Agreement. The swift determination of the amount of carbon held by carbon sink areas through remote sensing methods will facilitate prompt preventive measures against climate change. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) 2022 yılı verilerine göre, il ve ilçe merkezlerinde yaşayan nüfusun oranı % 93,4'e ulaşmıştır. Hızlı nüfus artışı ise birçok problemi beraberinde getirmektedir. Deprem, heyelan, su taşkını gibi hızlı gelişen afetlerin dışında, insan yaşamının temel ihtiyaçlarından olan ısınma, ulaşım ve enerji gibi fosil yakıtların kullanımı sonucunda ortaya çıkan sera gazları da "Yavaş Gelişen Afet Sınıfı" içinde yer almaktadır. "Karbon Ayak İzi" olarak da bilinen sera gazı salınımının yaklaşık %70'i yerleşim yerlerinde gerçekleşmektedir. 2021 yılı toplam sera gazı emisyonu bir önceki yıla göre %7,7 oranında artarak 564,4 milyon ton CO2 olarak hesaplanmış olup, kişi başına düşen toplam sera gazı emisyonu ise 6,7 ton CO2 olarak açıklanmıştır. Sera gazı salınımını azaltmak önemli bir önlem olsa da, atmosferde var olan karbonun gaz formunda değil de sıvı veya katı olarak depolanması da iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir yer tutmaktadır. "Karbon Yutak Alanları", CO2'i atmosferden yutarak depolayan doğal veya insan yapımı sistemlerdir. Ağaçlar en yaygın doğal yutak türüdür. Bu çalışma, şehirlerde bulunan ağaçlık alanların uzaktan algılama yöntemleri ile belirlenerek, CBS metotlarıyla ağaçlar tarafından tutulan karbon miktarının uluslararası standartlar çerçevesinde hesaplanmasını içermektedir. Uzaktan algılama analizlerinde, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) tarafından yürütülen Copernicus programı kapsamındaki Sentinel-2 uydu görüntüleri kullanılmıştır. Tüm analiz çalışmaları Quantum GIS yazılımıyla yapılmıştır. Normalleştirilmiş Farklılık Bitki Örtüsü İndeksi (NDVI), Basit Band Oranlaması (SR), Yeşil Normalleştirilmiş Farklılık Bitki Örtüsü İndeksi (GNDVI), Kırmızı Kenar Basit Oranlama İndeksi - 1 (SRre1), Kırmızı Kenar Basit Oranlama İndeksi- 2 (SRre2), Klorofil İndeks Kırmızı Kenar (Clre), Normalleştirilmiş Farklılık Kırmızı Kenar İndeksi-1 ve -2 (NDre1) (NDre2) analizleri yapılmıştır. Ağaçların kapladığı alanlar 10 x 10 m hassasiyet ile tespit edilmiştir. Ağaçların yıllık karbon tutulumlarının bulunması için boylarının da yaklaşık olarak belirlenmesi gerekmektedir. Bu amaçla, ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA tarafından Küresel Ekosistem Dinamiği Araştırması (GEDI) ile elde edilen yüksek çözünürlüklü lazer (LIDAR) ölçümleri kullanılmıştır. Elde edilen UA analiz sonuçları ve LIDAR verileri CBS ortamında bir araya getirilmiştir. Buna göre, ağaçlık alanların yüzölçümü, ağaç sayısı, ağaç boyları, ağaçların yaş ve kuru ağırlığı, ağaçların karbon ağırlığı, yıllık CO2 tutulum ağırlığı ve tutulan CO2 miktarlarının ABD Doları cinsinden maddi değerleri de hesaplanmıştır. Bahsedilen analiz ve hesaplamalar ormanlık bölgelerde de benzer şekilde uygulanabilir. Sonuç olarak, ağaçlar tarafından tutulan CO2 miktarı uzaktan algılama ve CBS çalışmaları ile kolaylıkla hesaplanabilmektedir. Bununla birlikte, doğaya salınan CO2 sera gazı emisyon miktarı da hesaplanarak, şehirlerdeki karbon yutak alanlarının yeterli miktarda olup olmadığı ortaya konulabilecektir. Ülkemiz, Paris İklim Anlaşması ile 2053 yılına kadar "Net Sıfır Karbon Şehirler" oluşturmayı hedeflemiştir. Karbon yutak alanları tarafından tutulan karbon miktarının uzaktan algılama metotlarıyla hızlı bir şekilde belirlenmesi, iklim değişikliğiyle mücadelede önleyici adımların bir an önce atılmasına olanak sağlayacaktır. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
Copyright of Abstract of the Geological Congress of Turkey / Türkiye Jeoloji Kurultayı Bildiri Özleri is the property of TMMOB JEOLOJI MUHENDISLERI ODASI and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
Titel: |
Şehirlerdeki Karbon Yutak Alanlarında Tutulan Karbonun Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Kullanılarak Hesaplanması ve İklim Değişikliği Çalışmalarına Katkısı. (Turkish)
|
---|---|
Autor/in / Beteiligte Person: | Sümer, Engin Öncü |
Quelle: | Abstract of the Geological Congress of Turkey / Türkiye Jeoloji Kurultayı Bildiri Özleri; 2024, Issue 76, p551-551, 1p |
Veröffentlichung: | 2024 |
Medientyp: | Konferenz |
ISSN: | 1019-0821 (print) |
Schlagwort: |
|
Sonstiges: |
|